Skip to main content

20 Yaş Dişi (3. Büyük Azı Dişi) Ağrısının Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

By Genel

Üçüncü büyük azı dişleri ya da yaygın bilinen ismiyle 20 yaş dişleri, genellikle ergenlik döneminde veya erken yetişkinlikte ağız içerisine gelme sürecine başlar ve ağız sağlığınızı etkileyebilir. Bu dişler, genellikle 18 ila 25 yaşları arasında ağız içerisine gelmeye başlar. Ancak, bazen bu dişler çıkarken ağrı ve rahatsızlık yaşayabilirsiniz. 20 yaş diş ağrısını anlamak ve tedavi etmek için aşağıdaki bilgiler size yardımcı olabilir.

20 Yaş Dişinin Ağrısının Sebepleri

Sürme sırasında yer yetersizliği: 20 yaş dişleri, sıkışık bir bölgeye gelmeye çalışabilir ve çene kemiği veya yanındaki dişlerle sıkışıp kalabilir. Bu durum ağrı ve rahatsızlık hissine neden olabilir.

Enfeksiyonlar: Bu dişler özellikle yer yetersizliği durumlarında, ağız içerisine gelmekte zorlanır. Bu durumlarda, diş etleri etrafında enfeksiyonlar, diş etlerinde şişlik, kızarıklık ve ağrı görülebilir

Pozisyon problemleri: 20 yaş dişleri, bazen kötü veya ağız içerisine gelmeye uygun olmayan bir pozisyonda oluşabilir. Bu durum, çevredeki dişlere baskı yapabilir ve ağrıya yol açabilir.

Dişin Gömük Olarak Kalması: 20 yaş dişleri bazen diğer dişlerin altında pozisyonlanabilir. Bu durumda, diş eti altında kalan diş, enfeksiyon riski altında olabilir ve ağrıya neden olabilir.

20 Yaş Diş Enfeksiyonun Belirtileri

  • Diş etlerinde şişlik ve kızarıklık
  • Ağızda kötü tat veya koku
  • Diş etlerinde hassasiyet veya kanama
  • Çene veya çevre dokularda ağrı veya hassasiyet
  • Ağız açma veya yutma zorluğu

20 Yaş Dişindeki Ağrının Tedavisi

Ağrıyı Azaltıcı İlaçlar: Ağrıyı hafifletmek için reçetesiz satılan ağrı kesiciler veya anti-enflamatuar ilaçlar alabilirsiniz. Ancak, bu sadece geçici bir çözümdür ve kalıcı bir tedavi değildir.

Diş Eti Temizliği ve Hijyeni: Diş etlerinizin etrafını düzenli olarak temizlemek enfeksiyon riskini azaltabilir.

Diş Çekimi: 20 yaş dişinizin etrafında ciddi bir problem varsa, diş henüz ağız içerisine gelmemiş olsa dahi diş hekimi tarafından çekilebilir. Dişin henüz sürmediği durumlarda o bölgede bir cerrahi müdahaleye, diş etinin kaldırılması gibi, ihtiyaç olabilir. Dişin ağız içerisine geldiği durumlarda çekimi gerekirse, daha minör cerrahi müdahaleler yeterli olacaktır.

20’lik diş ağrısı, genellikle geçici bir durumdur ve uygun tedavi ile yönetilebilir. Ancak, ağrı devam ederse veya şiddetlenirse, bir diş hekimine danışmak önemlidir. Unutmayın ki erken müdahale, daha ciddi sorunların önlenmesine yardımcı olur.

Kanal Tedavisi Hakkında Bilinmesi Gerekenler

By Genel

Dişlerin canlılığını sağlayan sinirler ve damarlar, diş kökleri içerisinde, kanal ismi verilen alanların içerisinde bulunur. Diş hekimliğinde kanal tedavisi; dişin kökünün içinde bulunan, sinir ve doku hasarı veya enfeksiyonu tedavi etmek için yapılan bir işlemdir. Bu tedavi genellikle ağrılı diş ağrılarını gidermek ve tedavi edilmezse çekilmesi gerekebilecek bir dişi kurtarmak için uygulanır. İşte kanal tedavisi hakkında bilmeniz gerekenler:

Kanal Tedavisi Nedir?

Diş kanal tedavisi, dişin iç kısmındaki hasarlı veya enfekte olmuş doku ve siniri temizleyip bu alanı dezenfekte ederek başlar. Sonrasında ağız ortamından bu kanallar aracılığıyla vücudun içerisine bakterilerin geçmemesi için bu kanallar sızdırmaz bir dolgu maddesi ile doldurulur. Bu işlem, dişin yapısını korurken ağrıyı ve enfeksiyonu ortadan kaldırmayı amaçlar. Kanal tedavisi diş kökünün içerisinde bulunan enfeksiyonun tedavi edilmesidir. Sonrasında dişin ağız içerisindeki kısmının bir dolgu ya da kaplama ile yeniden yapılandırılması gerekir.

Diş Kanal Tedavisi Süreci

  • Muayene ve Röntgenler: Diş hekimi, ağrı ve dişteki semptomları değerlendirmek için muayene yapar ve gerekirse röntgen çeker.
  • Lokal Anestezi: Tedavi başlamadan önce, diş hekimi genellikle etkilenen bölgeyi uyuşturmak için lokal anestezi uygular. Bazı durumlarda canlılığını kaybetmiş dişlerde bu uygulamaya gerek kalmayabilir.
  • Dişin Kanalına Ulaşılması: Diş hekimi, dişin üst kısmını açarak pulpa odasına (dişin iç kısmı) ve kök kanallarına erişir.
  • Temizlik ve Sterilizasyon: Hasarlı veya enfekte olan doku ve sinir, özel aletlerle temizlenir ve kökün içerisi dezenfekte edilir.
  • Dolgu Malzemesinin Uygulanması: Temizlenen boşluk, biyolojik olarak uyumlu bir dolgu malzemesi ile doldurulur.
  • Dişin Tedavisi: Dişin üst kısmı kapatılır ve gerekirse geçici bir dolgu uygulanır.
  • Sonraki Ziyaretler: Bazı durumlarda, tedavi birkaç ziyaret gerektirebilir. Dişin iyileşme sürecini değerlendirmek için takip muayeneleri yapılır.

Diş Kanal Tedavisinin Faydaları

  • Ağrıyı giderir: Diş kanal tedavisi ile diş ağrısının nedeni ortadan kaldırabilir.
  • Dişin çekilmesini engeller: Hasarlı veya enfekte bir diş, kanal tedavisi ile kurtarılarak ağız içerisinde korunur ve çekilmek zorunda kalmaz.
  • Doğal görünümü korur: Diş kanal tedavisi, dişin doğal yapısını korur ve estetik bir görünüm sağlar.
  • Çene sağlığını korur: Dişi çekmek yerine koruyarak, dişler arasındaki dengeyi ve çene kemiğinin sağlıklı yapısını korur.

Diş kanal tedavisi, ağrılı diş problemlerini gidermenin etkili bir yoludur. Diş hekiminizle iletişim halinde kalarak, diş sağlığınızı korumak ve tedavi gerektiğinde erken müdahale etmek önemlidir.

Diş Teli Kaç Yaşında Takılır?

By Genel

Diş çapraşıklıklarındaki en popüler tedavi yöntemi olan diş telleri, günümüzde de oldukça yaygın şekilde tercih ediliyor. Özellikle çocuklarda ortodonti tedavisi için sıklıkla tercih edilen diş teli tedavisi ile erken yaşta mevcut diş bozukluklarına müdahale etmek mümkün.

Diş tellerinin takılması genellikle diş hekimi tarafından hastanın diş yapısına ve iskeletsel durumuna bağlı olarak belirlenir. Her bireyin diş gelişimi farklı olduğundan, diş tellerinin takılması için uygun yaş aralığı kişiden kişiye değişebilir. Ancak, genellikle diş telleri ergenlik döneminde, yani 10 ila 14 yaş arasında takılmaya başlanır. Bununla birlikte, diş telleri yetişkinlerin de ortodontik problemlerini çözmek için sıklıkla kullandıkları bir tedavi yöntemidir. Ortodonti uzmanının önerisi ve muayenesi sonucunda uygun zaman belirlenecektir.

Diş Telinin Faydaları Nelerdir?

● Dişlerin Düzgün Hizalanması: Diş telleri, çapraşıklık veya dişler arasındaki boşluk gibi problemleri düzelterek dişlerin daha düzgün bir şekilde hizalanmasını sağlar. Bu, hem estetik açıdan daha güzel bir gülümseme elde etmek için önemlidir hem de dişlerin daha rahat bir şekilde temizlenmesine olanak tanır.

● Doğru Kapanışı Sağlama: Diş telleri, alt ve üst çeneler arasındaki uyumsuzlukları düzelterek çene yapısını uyumlu hale getirebilir. Bu, ısırma problemleri ve alt çenede kapanış sırasında ortaya çıkan kaymalar gibi durumların tedavisini içerir.

● Konuşma ve Yeme Fonksiyonlarını İyileştirme: Dişlerin düzgün bir şekilde hizalanması, konuşma ve yeme fonksiyonlarını iyileştirebilir. Dişler arasındaki uyumsuzluklar veya çapraşıklıklar, konuşma problemlerine neden olabilir ve yiyecekleri çiğneme veya yutma konusunda zorluklar yaşatabilir. Diş telleri bu tür sorunların giderilmesine yardımcı olabilir.

● Ağız Sağlığını Destekleme: Diş telleri ile yapılan ortodontik tedaviler, dişlerin daha sağlıklı bir şekilde temizlenmesine ve diş eti sağlığının korunmasına yardımcı olabilir. Düzgün hizalanmış dişler, diş fırçalama ve diş ipi kullanımının daha etkili olmasını sağlar ve bu da çürüklerin ve diğer ağız sağlığı sorunlarının önlenmesine yardımcı olur.

● Ortodontik Sorunların Tedavisi: Diş telleri, çapraşıklık, dişlerin yanlış yerlerden çıkması, dişlerin eksikliği gibi ortodontik sorunların tedavisinde etkili bir yöntemdir. Bu tür sorunlar, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan önemli olabilir ve diş telleri bu sorunların düzeltilmesine yardımcı olacaktır.

Diş teli takılması, ortodonti uzmanı tarafından belirlenen bir tedavi planının bir parçası olarak gerçekleştirilir. Diş teli takılmasının temel amacı, daha sağlıklı ve estetik olarak tatmin edici bir gülümseme elde etmektir.

Şeffaf Diş Plağı Tedavisi Ne Kadar Sürer?

By Genel

Şeffaf plaklarla ortodontik tedavi (şeffaf diş plağı), son dönemde ortodontik tedavilerde kullanılan, yenilikçi bir tedavi yöntemi olarak dikkat çekse de aslında bu tedavinin yaklaşık 25 yıllık bir geçmişi var. En önemli özelliği diş telleri gibi dişler üzerinde sabit ve görünür olmaması, şeffaf diş plaklarının dişler üzerine yerleştirilmesi ile etki göstermesidir. Bu şekilde hastanın ortodontik tedavi gördüğü dışarıdan farkedilmezken, hasta için de konforlu bir süreç sağlamaktadır.

Şeffaf diş plaklarıyla tedavi süresi, kişinin dişlerinin mevcut durumuna, tedavi edilmesi gereken sorunlara ve tedavinin karmaşıklığına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ancak genel olarak, ortodontik problemlerin düzeltilmesi için şeffaf diş plaklarıyla yapılan tedavinin ortalama süresi 6 ila 24 ay arasında değişmektedir.

Bazı basit düzeltmeler için daha kısa süreler yeterli olabilirken, daha karmaşık durumlar daha uzun bir süre gerektirebilir. Tedavinin süresi, plakları ne kadar düzenli kullandığınıza, dişlerinizin tepki verme hızına ve tedavi sonucunda elde etmek istediğiniz sonuca bağlı olarak değişebilir.

Tedavinin başlangıcında, diş hekiminiz size muhtemel tedavi süresi hakkında daha net bir tahmin verebilir. Ancak, bu tahminler, tedavinin ilerlemesi sırasında dişlerinizin vereceği tepkiye göre değişebilir. Tedavinin belirli bir zaman alacağını unutmayın, ancak sabır ve düzenli plak kullanımı sonuçların daha hızlı ve etkili olmasına yardımcı olabilir.

Koruyucu Diş Teli Nedir?

By Genel

Ortodonti Dünyasının Gizli Kahramanları: Sabit Lingual Retainerlar (Tedavi Sonrası Kullanılan Koruyucu Teller)

Blogumuza hoş geldiniz; bugün burada, ortodonti alanında büyük bir rol oynayan sabit lingual retainerlar ‘ dan bahsedeceğim. Şimdi, ortodontik tedavi sonrası güzel gülümsemelerinizi korumada bu gizli kahramanların neden bu kadar önemli olduğunu keşfedelim.

Sabit Lingual Retainerlar Nedir?

Sabit lingual retainerlar, tel tedavisi sonrasında takılan tel ya da tel tedavisi sonrası içten takılan diş teli olarak da bilinir. Özel olarak tasarlanmış ince tellerdir ve dişlerinizin arka (lingual) yüzeylerine uygulanır. Genellikle, braket veya Invisalign gibi ortodontik tedavi sonrası dişlerinizin düzenini korumaya yardımcı olmak amacıyla kullanılırlar.

Kalıcılığın Avantajı

Sabit lingual retainerların en önemli avantajlarından biri kalıcılıklarıdır. Sabit retainerlar her zaman yerindedir. Bu, yeni sıralanmış dişleriniz için sürekli bir destek sağlar.

Görünmez ve Gizli

Sabit lingual retainerlar, dişlerinizin arka yüzeyine yerleştirildikleri için hemen hemen görünmezdirler. Bu, dişlerin içerisinden takılan koruyucu teli kullandığınızı kimse fark etmeden, gülümsemenizi korumanızı sağlar.

Düzenin Korunmasında Etkili

Sabit lingual retainerlar tarafından sağlanan pasif destek, dişlerinizin eski pozisyonlarına geri dönmesini engeller. Bu, ortodontik sonuçlarınızın uzun vadeli stabilitesini sağlar.

Günlük Dert Yok

Çıkarılabilir retainerlarla, belirli bir süre boyunca belirli saatlerde takmanız gerekebilir. Sabit retainerlar günlük bir taahhüt gerektirmez. 7/24 çalışırlar, böylece günlük rutininizi herhangi bir ek bakım olmadan sürdürebilirsiniz.

Benzersiz Gülümsemeler İçin Özelleştirilmişler

Sabit lingual retainerlar, her hastanın benzersiz gülümsemesi için özel olarak tasarlanır. Ortodonti uzmanınız, dişlerinizin lingual yüzeylerine mükemmel uyum sağlayan bir retainer oluşturur.

Ağız Sağlığını Koruma

Sabit retainerlar, ağız hijyen rutininize müdahale etmez. Dişlerinizi ve diş etlerinizi normal şekilde fırçalayabilir ve temizleyebilirsiniz, böylece ağız sağlığınızı koruyabilirsiniz. Gerektiğinde ağzınızda koruyucu diş telleriniz varken diş taşı temizliği gibi, ağız içi bakımlarınızı yaptırabilirsiniz.

Uzun Vadeli Yatırım

Ortodontik tedaviniz gülümsemenizin geleceğine yapılmış bir yatırımdır. Sabit lingual retainerlar, bu yatırımı korumanıza yardımcı olan kilit bir bileşen olarak önemlidir.

Uzman Rehberlik Hayati Önem Taşır

Ortodontik tedavi, telleriniz çıktığında veya şeffaf plaklarınızın kullanımı sona erdiğinde bitmez. Sabit lingual retainerların doğru bir şekilde uygulandığından ve sürdürüldüğünden emin olmak için ortodonti uzmanlarının bilgisine güvenmek önemlidir.

Sabit lingual retainerlarla gülümsemenizin uzun ömürlü olmasını sağlayın ve güzel bir düzeltilmiş diş dizimi ve harika bir gülümsemenin tadını çıkarın. Lingual Ortodonti ile ilgili daha detaylı bilgilere sizler de dilediğiniz zaman bloğumuzdan ulaşabilirsiniz.

Ofis Tipi Diş Beyazlatma Nedir, Ev Tipi Beyazlatmaya Göre Nasıl Bir Farkı Var?

By Genel

Diş Beyazlatma Nedir?

Diş beyazlatma, dişlerinizi daha beyaz hale getirme işlemidir. Bu işlem, profesyonel bir diş hekimi gözetiminde gerçekleşir ve lekeleri gidererek dişlerin doğal beyazlığını geri kazanmanıza yardımcı olur. Kliniğimizde ofis tipi diş beyazlatma ile size parlak bir gülümseme vaat ediyoruz.

Neden Ofis Tipi Diş Beyazlatma?

Ofis tipi diş beyazlatma, evde kullanılabilir setlerden daha hızlı ve daha etkilidir. Temel olarak beyazlatma işleminin tamamı klinik içinde ve hekim gözetiminde gerçekleşir. Profesyonel bir diş hekimi tarafından gerçekleştirildiğinde, sonuçlar hemen gözle görülür. Dişlerinizin rengini sadece birkaç saat içinde açabiliriz.

Nasıl Çalışır?

Ofis tipi diş beyazlatma, güçlü bir beyazlatma jeli ve bazı durumlarda özel bir ışık kullanılarak gerçekleştirilir. Bu işlem, diş yüzeyindeki renkli lekeleri etkili bir şekilde giderir. Sonuç? Daha beyaz, daha parlak ve daha güzel bir gülümseme.

Hızlı ve Güvenli Sonuçlar

Ofis içi diş beyazlatma, güvenli ve kanıtlanmış bir prosedürdür. Diş hekimlerimiz işlem sırasında her adımı dikkatle takip ederler ve sizin rahatlığınızı ön planda tutarlar. Hızlı sonuçlar, sizi daha parlak bir gülümsemeye hızla kavuşturur.

Neden Ofis İçi Diş Beyazlatma?

Peki, neden ofis içi diş beyazlatma tercih edilmelidir? İşte bazı önemli nedenler:

  • Profesyonel Gözetim: Ofis içi diş beyazlatma, diş hekimi gözetiminde gerçekleştirilir. Bu, prosedürün güvenli ve etkili bir şekilde yapılmasını sağlar.

 

  • Hız ve Etkinlik: Ofis içi beyazlatma işlemi evde kullanılan setlere göre daha hızlı sonuç verir. Dişlerinizin rengini sadece birkaç saat içinde belirgin şekilde açabiliriz.

 

  • Kişiselleştirilmiş Tedavi: Her hasta farklıdır, bu nedenle ofis içi diş beyazlatma tedavisi kişiselleştirilir. Dişlerinizin mevcut durumu ve istediğiniz sonuçlar dikkate alınarak özel olarak planlanır.
 

Gülümseme Gücünü Yakalayın

Sorularınız mı var? Randevu almak veya diş beyazlatma hakkında daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin.

Diş Beyazlatma İle İlgili Bilinen 5 Yanlış

By Genel

Diş beyazlatma son zamanlarda oldukça sık uygulanan bir dental kozmetik prosedürü. Peki bu konuyla ilgili en yaygın 5 yanlış bilgiye beraber bakalım mı?

1) Diş Beyazlatma Diş Minesine Zarar Verir

Birçok insan diş beyazlatmanın diş minesine zarar verebileceğini düşünür. Diş hekimi tarafından önerilen klinik uygulama ile ya da evde kullanım setleri ile yapıldığında, diş beyazlatma güvenlidir ve mineye zarar verme ihtimalini minimuma indirir. Profesyonel yönergeleri takip etmek ve tezgah üstü ürünleri aşırı kullanmamak önemlidir.

2) Diş Beyazlatma Kalıcıdır

Diş beyazlatma kalıcı bir çözüm değildir. Zaman içinde dişler; beslenme, yaşlanma ve sigara gibi faktörler nedeniyle tekrar renk değiştirebilir. Sonuçları uzatmak için düzenli bakım ve iyi ağız hijyeni sağlamak önemlidir.

3) Tüm Dişler Eşit Derecede Beyazlatılabilir

Diş beyazlatma, dişlerinizin rengini önemli ölçüde iyileştirebilir, ancak iyileşme derecesi kişiden kişiye ve -hatta ağız içerisinde dişten dişe bile değişebilir. Bazı kişiler, leke türü ve başlangıçtaki diş rengi gibi faktörlere bağlı olarak diğerlerinden daha belirgin bir değişiklik elde edebilir.

4) Diş Beyazlatma İşlemi Ağrılıdır

Doğru bir şekilde gerçekleştirildiğinde, diş beyazlatma prosedürleri genellikle ağrısızdır. Bazı insanlar, tedavi sırasında veya sonrasında hafif diş hassasiyeti yaşayabilir, ancak bu genellikle geçici bir durumdur ve hassasiyet önleyici ürünlerle yönetilebilir.

5) Tezgah Üstü Ürünler Profesyonel Beyazlatma Kadar Etkilidir

Tezgah üstü diş beyazlatma ürünleri, profesyonel tedavilerden daha az etkili olabilir. Diş hekimleri, daha yüksek konsantrasyonlu beyazlatma ajanlarını, önerilen kontrollü yöntemler ile uygular ve daha iyi ve daha tutarlı sonuçlar elde ederler.

Şeffaf Diş Plağı mı, Diş Teli mi Daha Etkilidir?

By Genel

” Şeffaf Diş Plağı mı, Diş Teli mi Daha Etkilidir ” konusununda hastalarımızın merak ettiği bu konuya açıklık getirebilmek için sizlerle bazı önemli noktaları paylaşmak istiyorum.

Her Birey Kendine Özgüdür: Tedavi Kişiseldir

Öncelikle belirtmeliyim ki, her bireyin ağız yapısı ve tedavi ihtiyacı farklıdır. Bu nedenle “Hangi tedavi yöntemi daha iyi?” sorusunun kesin bir cevabı yoktur. Şeffaf diş plağı ve diş teli, farklı durumlar için farklı avantajlar sunar. Tedavi yönteminin seçimi, bireyin ihtiyaçlarına, yaşına, diş yapısına ve kişisel tercihlerine bağlıdır.

Şeffaf Diş Plağı (Invisalign): Teknoloji ve Konforun Buluşması

Şeffaf diş plağı, son yıllarda estetik kaygıları olan bireyler arasında popülerlik kazanan bir tedavi yöntemidir. Plaklar, şeffaf, dayanıklı plastikten üretilir ve her biri belirli bir süre boyunca giyilir. Plakların çıkarılabilir olması, günlük yaşamın kolaylığını ve rahatlığını sunar. Özellikle estetik kaygıları olan yetişkinler ve gençler için tercih edilen bir yöntemdir. Çıkarılıp takılabilmesi sebebiyle, çocuk hastaların diş çürüğü riskini azalttığı içinse çocuk yaş grubunda tercih edilmektedir.

Geleneksel Diş Telleri: Etkinlik ve Kontrol

Geleneksel diş telleri ise uzun yıllardır kullanılan ve kanıtlanmış etkinliği olan bir tedavi yöntemidir. Metal veya seramik teller kullanılarak dişlerin düzeltilmesi hedeflenir. Bu yöntem, farklı derecelerde düzeltilmesi gereken vakalarda oldukça etkili sonuçlar verir. Geleneksel teller, dişleri kapsamlı bir şekilde hareket ettirme gücüne sahiptir. Özellikle karmaşık düzeltilmesi gereken vakalarda tercih edilebilir.

Hangi Tedavi Yöntemi Sizin İçin Daha İyi?

Hangi tedavi yönteminin sizin için daha iyi olduğunu belirlemek için bir ortodontist ile görüşmek önemlidir. Uzman, ağız yapınızı değerlendirecek ve sizin ihtiyaçlarınıza uygun olan tedavi seçeneğini önererek karar vermenize yardımcı olacaktır. Estetik kaygılarınızı göz önünde bulundurarak, günlük yaşamınızı etkilemeyecek ve sizin için en uygun olan tedaviyi seçebilirsiniz.

Sonuç

“Şeffaf Diş Plağı mı, Diş Teli mi Daha Etkilidir?” sorusu, her birey için farklı bir yanıt taşır. Tedavi seçimi kişisel ihtiyaçlarınıza ve tercihlerinize dayanmalıdır. Etkinlik, estetik ve konfor açılarından iki yöntemin de avantajları bulunmaktadır. Unutmayın ki en iyi sonucu alabilmek için uzman bir ortodontistle iletişime geçmek her zaman en doğrusudur.

Tel Takmadan Dişleri Düzeltmek Mümkün mü?

By Genel

Gülümsememiz, insanlar üzerindeki ilk izlenimi oluşturan ve bizi ifade eden önemli bir unsurdur. Ancak iyi sıralanmamış dişler, gülümsememize gölge düşürebilir.

Bu problemin çözümü için uzun bir süre tek alternatif diş teli tedavisiydi. Yakın geçmişte (aslında 1999 yılı itibari ile) şeffaf plaklar da bir ortodontik tedavi alternatifi olarak hayatımıza girmeye başladı.

Peki, tel takmadan dişleri düzeltmek mümkün mü? İşte bu sorunun cevabı ve alternatif yöntemler.

Şeffaf Plaklar (Invisalign): Görünmez ve Etkili

Geleneksel tel tedavisi yerine, artık şeffaf plaklarla da dişlerinizi düzeltmek mümkün. Şeffaf diş plakları, saydam bir plastik malzemeden üretilir. Bu plaklar dişlerinizin etrafını tamamen sarar ve dişlerinizi hareket ettirmek için özelleşmiş alanlara sahiptir. Ortodonti uzmanınız, ağız yapınıza uygun olarak size özel bir tedavi planlaması oluşturur ve bu planlamaya bağlı olarak özelleştirilmiş bir dizi plak tasarlanır. Her plak, dişlerin kontrollü bir şekilde hareket etmesini sağlar. Invisalign, estetik kaygıları olan yetişkinler arasında oldukça popüler bir seçenektir. Bununla beraber plakların takılıp çıkarılabilmesi, dişlerin teller ve braketlerin olduğu duruma göre daha rahat fırçalanmasına yardımcı olur. Bu da çocuk hastalarda, tedavi süresince diş çürüğü riskini gözle görülür şekilde azaltmaktadır.

Uzman Tavsiyesi: Her Durum Özeldir

Unutulmaması gereken bir nokta da, her bireyin ağız yapısının farklı olduğudur. Bunu şöyle açıklayalım; diş hareketi, dişlerin çevresindeki kemiklerin, dişleri saran diş etlerinin ve dişlerin etkilenmesi ile sağlanır. Bu da her hasta için tedavi planlamasının özelleşmiş olmasını sağlar. Hangi yöntemin sizin için en uygun olduğunu belirlemek için bir ortodonti uzmanının görüşünü almanız önemlidir. Tedavinin süresi, karmaşıklığı ve sonuçları konusunda size en iyi rehberliği sağlayacak olan bir uzmandır.

Sonuç olarak, tel takmadan dişleri düzeltmek mümkündür. Teknolojinin ilerlemesi ile estetik kaygıları olan ve geleneksel tel tedavisi tercih etmeyen bireyler için alternatif seçenekler bulunmaktadır. Ancak her durum benzersizdir ve en iyi sonuçları elde etmek için bir ortodonti uzmanına danışmak önemlidir. En değerli olan ise, sağlıklı ve güzel bir gülümseme için birr adım atmaktır.

Eğer daha fazla bilgi almak isterseniz, kliniğimize ulaşmaktan çekinmeyin. Size özel bir tedavi planı oluşturmak için buradayız.

Çocuklarda Ortodonti Tedavisi Nasıl Uygulanır?

By Genel

Çocuklarınızın hayat boyu sağlıklı ve güzel bir gülümsemeye sahip olmaları istiyorsanız bunun için öncelikle çocuklarınız düzenli sıralanmış dişlere ve düzgün bir çene yapısına ve doğru bir kapanışa ihtiyaç duyduğunu bilmelisiniz. Çocuklarda ortodontik tedavi tam da bu aşamada devreye girer ve ileri yaşlarda oluşabilecek şiddetli ortodontik bozuklukların önüne geçmeyi sağlar. Süt dişlerinin çıkmaya başlamasıyla birlikte, diş hekimi kontrollerine de başlanmalı ve bu süreçte tespit edilen problemler için uygun tedaviler erkenden belirlenmelidir.
Çocuklar için diş teli tedavisi ve ortodontik muayene gerektiren durumlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
● Çapraşık yada yanlış konumlanmış dişler
● Önde konumlanmış dişler
● Aşırı ileride ya da geride konumlanmış çene
● Yanak ısırma ya da dudak ısırma
● Parmak emme ve tırnak yeme
● Ağızdan solunum yapma
● Alt ve üst dişlerin temas etmemesi veya anormal bir şekilde kapanması
● Dengeli olmayan yüz görünümü
● Süt dişlerinin erken veya geç kayıpları

Çocuklarda Ortodontik Tedavi Aşamaları Nasıldır?
Çocuklarda ortodontik tedavi, daimi dişler sürdükten sonra yapılmaktadır. Bu ortodontik tedaviler aşağıdaki aşamaları kapsamaktadır;
● Hareketli apareyler (hastaların kendi kendine takıp çıkarabileceği, damaklık olarak bilinen apareyler)
● Ağız dışı apareyler
● Ağız içi sabit apareyler (Teller ve braketler)
● Şeffaf plaklar
● Çene genişletme aygıtı
● Gömük diş sürdürme
● Çekimli tedavi
Düzenli kontroller başladıktan sonra, dişlerin sürmesi ile ilgili kontroller devam eder bununla birlikte çürük dişler ve eğer ihtiyaç duyulursa süt dişleri çekilir. Çene genişletici damaklıklar kullanılarak dişlere yer açılabilir ve üst çenenin hacmi değiştirilir. Tedavi yöntemleri çocukların diş yapılarına ve var olan problemlerine göre değişiklik gösterebilmektedir.
Sürekli dişlerin çıkmaya başlamasıyla birlikte uygulanan çocuk ortodonti tedavileri, ileri yaşlarda olası görülebilecek ağız içi sorunları engellemekle beraber çocuğunuza sağlıklı bir gülümseme de kazandırır.

Invisalign Tedavisi Kimlere Uygulanabilir? Avantajları Nelerdir?

By Genel

Invisalign (telsiz ortodonti) tedavisi; dışarıdan neredeyse görünmeyen, şeffaf diş plaklarından
oluşan, takıp çıkarılabilen plaklar kullanılarak dişlerinizin sıralanmasını sağlayan bir ortodontik tedavi yöntemidir.
Dişlerinde sıralanma problem olan bir hastaya invisalign yöntemiyle şeffaf plak tedavisinin uygulanıp, uygulanamayacağı ortodonti uzmanı muayenesi sonrası netleşmektedir. Ancak 7 yaşından 70 yaşına kadar çarpık diş sorunu yaşayan kişilere doktor onayı verildikten sonra invisalign yöntemiyle şeffaf plak tedavisi yapılabilmektedir. Çocuklarda ortodonti tedavisi için son derece uygundur. Çapraşık dişlere uygulanan bu yöntem ile dişler istenilen görünüme kavuşmaktadır. Dişlerde sıralanma bozukluğu, alt çenenin geride olması, örtülü kapanış gibi problemler invisalign şeffaf plak tedavisi ile tedavi edilebilmektedir. Şeffaf plakların uygulanamayacağı bazı belirli problemler olsa da günümüzde birçok problemin etkili bir şekilde tedavi edilmesini sağlayabilmektedir.

Ayrıca hastaların diş eti dokularının sağlıklı olması da bu tedavinin uygulanması için oldukça önemlidir. Eğer dişlerde çürük var ise yada diş etleri sağlıklı değil invisalign yöntemiyle şeffaf plak tedavisi uygulanmadan önce mutlaka bu problemlerin tedavi edilmesi gerekmektedir. Hastaların tedaviye uygunluğu bir ortodontik uzmanı muayenesi ile belirlenmektedir.

İnvisalign ile şeffaf plak tedavisinin avantajları aşağıdaki gibidir;
● Invisalign tedavisinde dijital diş hekimliği yöntemleri ile hastanın ağız ölçülerine göre özel olarak tasarlanan şeffaf plaklar kullanılır. Tamamen kişiye özel bir tedavi yöntemidir.
● Şeffaf plak tedavisinin avantajlarından en önemlisi, görünümüdür. İnvisalign tedavisinde kullanılan şeffaf plakların ağzınızdaki varlıkları neredeyse fark edilemez. Estetik görünümü, şeffaf plakların tercih edilmesinin en önemli sebeplerindendir.
● Invisalign tedavisinde yemek yerken, bir şeyler içerken veya dişlerinizi fırçalarken plakları kolayca çıkarabilirsiniz.
● İnvisalign tedavisinin avantajlarından bir başkası da, diş teli tedavisinde yaşanabilen olası ağız içi tahrişlerin ve yaralanmaların yaşanmamasıdır. İnvisalign tedavisinde ağız içinde herhangi bir tel ve metal bulunmadığı için ağızda yara, batma, sürtünme gibi sorunlar yaşanmaz. Bu da hastaya konforlu bir kullanım sağlamaktadır.

Diş Teli Kullanımı Sırasında Ağız Bakımında Nelere Dikkat Edilmelidir?

By Genel

Diş telleri ile dişlerinizi düzeltmeye başladıysanız size şu iyi haberi verebilirim; dişleriniz teller varken de kendi renginde ve parlak görünebilir, bunun için tek yapmanız gereken biraz hassas bir bakım.

Tellerin ve braketlerin varlığı, kesinlikle, tek başına diş çürüklerine sebep olmaz. Diş çürüklerine sebep olacak olan yetersiz ağız bakımıdır. Yetersiz ağız bakımının bir diğer tatsız sonucu da, braketlerin etrafında oluşan bakteri plaklarının ortaya çıkardıkları asitin kullandığımız yapıştırıcıların çözünmesine sebep olarak braketlerin dişlerden daha kolay kopmasına sebep olmasıdır. Braketlerin kırılmaması için dikkat etmeniz gereken diğer konular için ortodonti tedavilerine bakabilirsiniz.

Braketler ve teller varken diş fırçalamanın normalde olduğundan biraz daha zaman gerektireceğini kabul ederek başlayalım. Tellerin ve braketlerin arasının temizlenmesi için, doktorunuzun önerisine göre birden fazla diş fırçası kullanılabilir- mesela biz kliniğimizde 2 adet diş fırçası öneriyoruz-. Bu fırçalar sırasına göre ve belirli amaçlarla kullanılır (bir tanesi ile diş etlerine yakın kısımları, diğeri ile tellerin altında kalan alanları fırçalamak gibi ) ve en önemlisi bu fırçaları kullanırken etkin bir temizlik sağlamak için olması gerektiği gibi -ağzınızda teller yokmuş gibi- fırçalamak. Diş fırçası ya da fırçalama işleminin kendisi tellerin ya da braketlerin kırılmasına sebep olmaz, bunun için dişlerinizi bol bol fırçalayabilirsiniz.

Diğer bir konu da süreden tasarruf etmemek, diş fırçalamak -özellikle ağzımızda teller ve braketler varken- bir miktar zaman alan bir uğraştır ve iyi bir sonuç almak için bu zamanı göze almamız gerekir. -Bizim hastalarımız önerimiz toplam 5 dakika sürecek diş fırçalama seanslarıdır-.

Dişleri fırçalarken hangi macunu kullandığımızın belirli noktalarda bir önemi olabilir ama en önemlisi, dişlerimizi etkili bir şekilde ve doğru sürede fırçalamak, özellikle de teller ve braketlerle yaşarken.

Dişler Neden Çapraşık Olur ve Nasıl Tedavi Edilmelidir?

By Genel

Afişlerde ya da görsellerde gördüğümüz harika sıralanmış dişler her zaman varsayılan olarak o fotoğraftaki insanlarla beraber oluşmuyor. İyi sıralanmamış dişler, herkes için  sağlıklı ve doğal bir gelişim paterninin sonucunda ortaya çıkabilir. Dişlerin sıralanması için kullandığı alan çene kemiği olduğu için, örneği annesinden daha küçük bir çene kemiği, babasından ise görece daha büyük boyutta dişleri genetik olarak alan bir çocuğun dişlerinde doğal bir sıralanma bozukluğu görürüz. Sıralanma problemleri burada anlattığımız örnekteki gibi tamamen genetik sebeplerle olabileceği gibi sonradan ortaya çıkan durumlarla da gelişebilir.

Erken dönemlerde çürüyen süt dişleri, onların yerine gelecek sürekli (kalıcı) dişlerin ağız içerisinde gelecekleri yerlerin korunmasını engeller ve bu da bu bölgelerde kalıcı sıralanma bozukluklarına sebebiyet verebilir. Uzun süreli emzik, biberon emme ya da anne sütü ile beslenme de kalıcı sıralanma problemlerine yol açan genetik olmayan faktörlerdendir. Bu sebepleri arttırmak mümkün ama asıl bu noktada eklememiz gereken, bu gibi problemlerin erken fark edilebilmesi amacıyla çocuklarımızın ilk ortodontik kontrolü için mutlaka 7 yaşında bir ortodonti uzmanına götürmemiz gerektiği.

Peki bu sıralanma problemlerinin düzeltilmesi nasıl sağlanır? Ortodontik tedavilerle, farklı tipte aygıtlar ve farklı kullanım alanlarına sahip yöntemlerle 7 yaşından itibaren ortodontik tedavilere başlayabiliriz.

Teller ve braketler ya da şeffaf plaklar kullanarak, dişleri hareket ettirmemiz ve olması gereken yerlere taşımamız mümkün. Boşluklu dişler ya da çok çapraşık dişler, hangi problem var olursa olsun her yaşta dişleri sıralamak mümkün. Dişlere doğal seviyede hafif kuvvetler uygulayarak, zarar vermeden dişleri yeni yerlerine taşıyabilir ve bu yeni yerlerinde kalmalarını sağlayabiliriz. Bu tedavilerle problemin şiddetine göre genellikle 6 ay ile 24 ay arasında hastalarımızın problemlerini çözebiliyoruz.

Kullandığımız teller ya da şeffaf plakların dişleri hareket ettirmesi için düzenli ve sürekli kuvvetler uygulaması gerekir. Bu kuvvetler vücudun kabul edebileceği, doğal seviyesini aşmayan hafif kuvvetler olmalı ki vücudumuzun kendi hızında işleyişine ayak uydurabilelim -hayır, maalesef daha fazla kuvvet uygulayıp daha hızlı sonuç elde edemiyoruz-.

Son olarak ortodonti gerektiren bir probleminiz varsa tedavi için geç kalmadınız. 7 yaşından 70 yaşına kadar, özel bir sağlık engeli olmayan, her insan için sıralanmış dişler ve harika bir gülümsemeye ulaşmak mümkün.

Şeffaf Plak Tedavilerinde Kullanılan Ataşmanlar Hakkında Neler Bilmeliyiz?

By Genel

Şeffaf plak tedavilerinin tercih edilmesinde önde gelen nedenlerden bir tanesinin de estetik olduğunu kendi hastalarımızın deneyimlerini de göz önünde bulundurarak rahatlıkla söyleyebiliriz. Peki şeffaf plaklar tamamen görünmeyen mucizevi aygıtlar mıdır? Şeffaf plaklarla ilgili söyleyebileceğimiz pek çok yeniliğin arasında fark edilmesinin oldukça zor olması da var, ama tamamen görünmez mi; hayır. Burada dişlerin üzerinde, yakından bakıldığında fark edilebilen, minik arkadaşlarımızdan bahsedebiliriz; ataşmanlar.

Ataşmanlar, plakların bazı durumlarda dişlere istenen özel hareketleri yaptırmasını sağlamak için hareket edecek dişin üzerine, bazı durumlarda ise farklı hareketleri desteklemesi için komşu dişlerin üzerine yapıştırılır. Diş renginde dolgu malzemesinden yapılan ataşmanlar, genelde 1-2 mm arasında büyüklükte olsa da belirli durumlarda daha büyük olacak şekilde de hekiminiz tarafından seçilebilir. Çok yakından bakılmadığı sürece çok da fark edilmeyecek olan ataşmanlar tedavi sürekliliği için gayet önemli yardımcı parçalardır ve tedavi bittikten sonra kolay bir uygulama ile çıkarılır.

Ataşmanların Uygulaması (Yapıştırılması) Nasıl Yapılır?

Kısa ve kolay bir seansta ataşmanlarınız uygulanmasını sağlayabiliriz. Dişler üzerinde ataşmanların yapıştırılacakları yüzeyleri içeren bir hazırlık yapılarak işleme başlarız. Sonrasında ise basit bir dolgu mantığı ile dişlerin hazırlanan yüzeyleri üzerine ataşmanlar yerleştirilir ve yapışması sağlanır. Bu yapışma geri dönüşlü bir bağlanmadır, yani tedavi sonrasında işimiz bitince bu ataşmanları çıkarıp, yapıştıkları bölgeleri de tamamen temizleriz. Sonrasında da dişlerinizi, yeni gülümsemenizle pürüzsüz ve parlak bir şekilde kullanabilirsiniz.

Ortodontik Tedaviler Ne Kadar Sürer?

By Genel

Ortodontik tedaviler, çok fazla dişin aynı anda hareket ettiği tedavilerdir. Süre konusunu anlamak için öncelikle dişler nasıl hareket eder bir benzetme ile bakalım. Dişlerin hareket etmesini bir anlamda saçların ya da tırnakların uzamasına benzetebiliriz, tırnaklarımız uzarken günlük olarak bir değişim hissetmeyiz fakat belirli bir sonra uzadığını fark ederiz. Bunun sebebi vücudumuzun süreklilik ile değişimler gerçekleştirmesidir, her gün tırnaklarımızda küçük değişiklikler sürekli olarak ortaya çıkarak, sonuçta bizim fark edeceğimiz seviyeye gelir. Dişlerimizin hareketi için de bu hafif ama düzenli kuvvetleri uygulamamız gerekir. Böylece, biz fark etmeden, ya da dayanılmaz ağrılar çekmeden dişimiz kemiğimizin içerisinde kayarak hareket edecektir. Hafif ve düzenli kuvvetlerin dişlerimizin hareketini sağlarken doğal sürece uymak için de vücudumuzun doğasına uyum sağlarlar.

Ortalama ortodontik tedavi süresini 15-18 ay arasında düşünebiliriz. Hareket ettirilecek diş sayısı arttığında ya da kat edilecek mesafeler büyüdüğünde bu sürenin artmasını normal karşılarız. Önemli olan çok hızlı bir tedavi değil, biyolojimize uygun hızda bir tedavi gerçekleştirmektir. Ve unutmayalım ki çabuk gelen çabuk gider. Daha kalıcı tedaviler için acele etmekten kaçınmayı tercih ederiz.

Şeffaf Plak Temizliği Nasıl Yapılır?

By Genel

Şeffaf plaklar, Invisalign tedavisinde kullanılan damaklıklardır. Gün içinde ortalama 20 saat diş üzerinde durması gereken şeffaf plakların temizliği de oldukça önemlidir. Hastanın, tedavi süresince plakları temiz bir şekilde muhafaza etmesi ve kullanması tedaviye olumlu katkı sağlayacaktır. Öyle ki yemek sonrasında damakta kalabilecek kalıntılar plağın olması gerektiği gibi dişlere kuvvet uygulamasını engelleyebilir. Bu gibi olumsuz durumların oluşmaması adına, hasta günlük olarak diş fırçalamasından sonra plaklarını da yıkamalı ve temiz hale getirmelidir. Plakların temizliği, diş fırçası ve macun kullanarak plakların fırçalanması yoluyla yada sabun ve su kullanarak yapılabilir.

Yiyecek İçecekten Sonra Şeffaf Plak Temizliği

Günlük olarak birçok içecek ve yiyecek tüketilmesi her tüketildiğinde damaklığın yıkanması anlamına da gelmemekte. Her tüketimden sonra hasta ağzını su ile çalkalarsa gün içinde ek bir temizlik gerekmez. Gün içinde her tüketimde ağız çalkalanarak sonrasında şeffaf plağın takılması yeterlidir. Her gece diş ve plak temizliği mutlaka yapılmalıdır. Böylece hem dişler hem de plak temiz bir şekilde korunup tedavi sorunsuz bir şekilde devam edecektir.

Tedavi süresince diş plağında meydana gelebilecek bir deformasyon ya da benzeri sorunlar için doktorunuzla iletişime geçiniz.

Yetişkinlerde ortodonti tedavisi hakkındaki diğer blog yazımızı görmek ve bilgi sahibi olmak için tıklayınız.

Siz de şeffaf diş plağı tedavisi Invisalign ile ilgili görüşmek ve muayene olmak için iletişime geçebilirsiniz.

Şeffaf Plaklarla Ortodontik Tedavide Randevu Aralıkları Ne Kadar Olur?

By Genel

Öncelikle soruya cevap vererek başlayalım, doğru planlamalar ile geniş aralıklı randevular verilebilir. Ortodontik tedaviler düzenli takip gerektiren süreçlerdir. Tedavi süresince,

uzmanları randevularda gereken aktivasyonları yapar, tedavi akışına göre uygulanacak kuvvetlerin miktarlarını ve uygulama noktalarını ayarlarlar.

Gerekli durumlarda, belirli diş ve ya dişlere uygulanan kuvvetlerle ilgili revizyonlar uygulanır.

Şeffaf plaklarla yapılan ortodontik tedavilerde, dijital planlama üzerinde ayarlamalar tedavi öncesinde yapılarak hastaların randevu sıklıkları ayarlanabilir. Şeffaf plak tedavisi için geldiğiniz randevularınızda 7 ya da 10 günde bir değiştireceğiniz belirli sayıda plak alınır. (6 ila 10 arasında). Plakların değişeceği tarihleri takip ederek, doktorunuzu 2- 3 ay civarında görmeniz yeterli olacaktır. Son olarak plakların dişleri olması gerektiği gibi hareket ettirip ettirmediğini takip etmesi ve ihtiyaç olan revizyonları uygulaması için doktorunuzun planlamasına uyum göstermeniz gerektiğini hatırlatmakta fayda var.

Randevu Alın
Kapat
whatsapp